Âriflerin Kıyâmeti

Ey sâlik! Düşün, aceb koptu mu kıyâmetin?
Kendini tanıttı mı Rûhânî Emânet'in?

Bilinenden farklıdır ârifin kıyâmeti;
Bir ân değil bir ömür sürmekte fehâmeti.

Nebî'ye göre, çoktur kıyâmet alâmeti,
Ammâ bir kısmı olur ârifin kıyâmeti.

Hurûc etmiş olur, bil, nefsinden "Beni Esfer",
Hayvânî sıfatlardan, görüp, edersen sefer.

"Ye'cûc-Me'cûc hurûcu", nifâk ve gıybet gibi
Şer sıfatlar zuhûru. Olma sen bundan gabi!

"Ederse Deccâl hurûc", Dünyâ’yı görür yalnız.
Sizleri teşvik eder, artsın diye malınız.

Rubûbiyyet kompleksi ve de hubb-i riyâset
Fesad için Deccâl'in bildiği tek siyâset.

"İsâ nüzûl edince" hâkimdir Akl-ı Meâd;
Âhirete yönelir umûrun misl-i ibâd.

Deccâl'i sende meknûz1
olan İsâ katleder;
Nefs-i Emmâre’n artık veremez sana keder.

Pişmanlığın başlamaz çıkmazsa nefsden eğer
"Dabbetü-l Arz" denilen hayvan ki katle değer.

İşte bundan ötürü bu hayvan katlolunur;
Akabinde de Nefs-i Levvâme eder zuhur.

"Şemsin garbdan doğması" ne büyük bir saadet!
Nefsinde tulû' eden bu vak'adan um medet.

Budur Rûh'un bedenden ayrılma habercisi;
Mi'râc'ına attığın adımın birincisi.

Akl-ı Küll'ü görürsen "Mehdî çıktı" demektir;
Bundan sonrası artık ihtiyârsız emektir.

Bu Nûr'la mezheblerin hepsi de mülgā olur.
Muhammedî Nûr, böyle, gönlüne ilkā olur.

Âb-ı Hayât'ın özü bu Nûr ile yıkanan
Ârif de bu abdestle olur cân iken Cânan.

Rûhânî Emânet'i böylece idrâk eder;
Rûhânîlerden olur; ifnâ olur gam, keder.

Ârifin kıyâmeti böylece kopmuş olur.
"İzâfî varlığı da yok olup" hâmûş2 olur.

"Ba's-u ba'de-l mevt"3
ile hayat bularak Hak'da
İtmâm olur Mi'râc’ı, kutlu Rûz-i Mîsâk'da.